Yeni Bir Lüks Marka: Century
Japonya'nın köklü otomotiv devi Toyota, küresel marka portföyünde tarihi bir yeniden yapılanmaya gidiyor. Şirketin kurucusu Kiichiro Toyoda'nın anısına 1967'de üretilmeye başlanan ve Japonya'da adeta bir kült statüsüne ulaşan Century modeli, artık yalnızca bir otomobil modeli olmaktan çıkıyor. Toyota Grubu, bu ikonik ismi bağımsız bir lüks markaya dönüştürme kararını açıkladı. Bu hamle, şirketin lüks otomobil pazarındaki stratejisini kökten değiştiriyor.
Century geleneksel olarak, Japonya'nın en üst düzey iş insanları, devlet adamları ve hatta imparatorluk ailesi gibi seçkin bir kitlenin tercihi oldu. Araç, gösterişten uzak, son derece muhafazakâr çizgileriyle dikkat çekiyordu. Bu bilinçli otomobil tasarımı tercihi, statüyü yüksek sesle ilan etmek yerine, sükûnet ve zarafetle ifade etmenin bir aracıydı. Modeli gerçekten benzersiz kılan ise, arkasındaki felsefeydi. Lüks, burada sadece ileri teknoloji veya konforla değil, derin bir sessizlik, olağanüstü bir işçilik ve geleneksel Japon zanaatkarlığıyla tanımlandı. Her bir Century, en yumuşak yün kumaşlarla, büyük bir titizlikle ve el işçiliğiyle kaplanarak adeta bir sanat eserine dönüştürülüyordu.
Motor gücü ve süspansiyon sistemleri, sürüş konforunu ve kabin içi sessizliği maksimum seviyeye taşıyarak, "tekerlekli bir sükûnet sarayı" yaratacak şekilde ayarlandı. Yıllar içinde teknolojik olarak sürekli güncellense de Century asla bu köklü değerlerinden ve felsefesinden taviz vermedi. Geçtiğimiz dönemde piyasaya sürülen SUV modeli dahi, bu mirası taşımaya devam etti.
Bu tarihi karar, Japonya Otomobil Fuarı öncesinde düzenlenen bir panelde, Yönetim Kurulu Başkanı Akio Toyoda tarafından duyuruldu. Toyoda, marka hiyerarşisinde Century'nin rolünü yükseltme kararlarını açıklarken, şimdiye kadar Century kimliğinin biraz belirsiz olduğunu kabul etti. "Lexus'un üstünde bir şey hayal ettim" diyerek, yeni stratejinin ipuçlarını verdi. Bu açıklama, otomotiv sektöründe büyük yankı uyandırdı. Zira Lexus, onlarca yıldır Toyota Grubu'nun ana lüks markası olarak hizmet veriyordu. İki markanın birbiriyle nasıl bir ilişki içinde olacağı ve rekabet edeceği, otomotiv sektörünün en çok konuşulan konularından biri haline geldi.
Ancak Toyota üst yönetimi, bu konuda net bir sınır çizme niyetinde. Şirket, Lexus'a yeni bir yaratıcı özgürlük alanı tanırken, Century'yi tamamen ayrı ve özel bir konuma yerleştirmeyi planlıyor. Bu strateji, "aynı ana marka, farklı amaçlar" olarak özetlenebilir. Buna göre; Toyota kitlelere hitap eden, güvenilir ve ulaşılabilir otomobiller üretmeye devam edecek. Lexus, lüks segmentteki yerini korurken inovasyon ve tasarımda daha radikal adımlar atabilecek. Century ise, artık bir model değil, mükemmelliğin ve en üst düzey işçiliğin temsilcisi olan bağımsız bir marka olarak, "kendi sınıfında var olan" yepyeni ve en üst bir seviyede konumlanacak.
Marka Yöneticisi ve Tasarım Başkanı Simon Humphreys, bu stratejik ayrımı Lexus’un daha özgürce hareket edebilme olanağı olarak tenımlıyor. Century ise, üst segment pazarında, zirvenin zirvesinde tek başına yer alacak." Bu felsefi ayrım, markaların yeni sloganlarına Century için "Tek Bir Kişi. Bu dünyada, bu ülkeden bir kişi" mottosu, Lexus için ise "Keşfedin- Başkasını kopyalamıyoruz" sloganı ile yansıdı.
Bu dönüşüm, ürün yelpazesine de yansıyacak. Halihazırda Century ailesi, 1967'den beri üretilen ikonik sedan ve yeni model bir SUV olmak üzere iki modelden oluşuyor. Ancak Tokyo'da tanıtılan "One of One" konsepti, markanın geleceğine dair ipuçları verdi. Bu konsept, iki kapılı ve yerden yüksekliği artırılmış, olası bir lüks coupe'yi işaret ediyor. Ayrıca Toyota, özel olarak tören geçitleri için tasarlanmış benzersiz bir Century SUV Cabrio gibi, kişiye özel sipariş ve tasarımlara da yöneleceğinin sinyalini verdi. Bu hamleler, Century'yi doğrudan Rolls-Royce ve Bentley gibi dünyanın en seçkin lüks markalarıyla rekabet edecek bir konuma taşıyacak.
Lexus tarafında ise durum farklı işliyor. Marka, kompakt LBX SUV'den amiral gemisi LS sedana ve tam boy LX SUV'ye kadar uzanan geniş bir yelpazede varlığını sürdürecek. Yakın zamanda duyurulan ve yeni bir elektrikli modelin habercisi olan Spor Coupe konsepti, Lexus'un gelecek vizyonunu gösterdi. Ancak Akio Toyoda'nın Lexus için hedefleri bunun da ötesine geçiyor. "Luxury Space"in kısaltması olan LS Concept, Tokyo'da görücüye çıkması planlanan, tamamen elektrikli, altı tekerlekli, üç sıralı bir minivan. Bu araç, markanın "yeni bir lüks otomobil" tanımını somutlaştırıyor.
Lexus'un, "amiral gemisi" sıfatını Century'ye devretmesi, markanın orta-üst ve lüks segmentte daha kapsayıcı ve geniş bir kitleye ulaşabilmesi için yeni fırsatlar yaratıyor. Bu sayede Lexus, daha deneysel ve yenilikçi projelere odaklanma şansı bulacak. Toyota ise, grubun en çok satan ve kar getiren lokomotif markası olma rolünü sürdürecek.