Japonya'nın başkenti Tokyo, bu yılın en önemli otomotiv buluşmalarından birine ev sahipliği yaparken, Nissan'ın fuar alanındaki standı büyük bir ilgi odağı oldu. Marka hem elektrikli hem de ikonik modellerinden oluşan geniş ürün yelpazesiyle, önümüzdeki yıllardaki yönelimini net bir şekilde ortaya koydu. Re:Nissan planının somut bir yansıması olan bu lansmanlar, şirketin Japonya pazarına verdiği stratejik önemi de gözler önüne serdi.

Fuarın en dikkat çekici vurgularından biri, 2026 yazında Japonya pazarındaki satışlarına başlaması planlanan yeni nesil Elgrand oldu. Dördüncü nesliyle birlikte tamamen yenilenen minivan  bir tasarım ve teknoloji paketi sunuyor. 1997'den bu yana segmentine damgasını vuran aracın bu yeni versiyonu, markanın "Zamansız Japon Fütürizmi" olarak adlandırdığı otomobil tasarımı felsefesini taşıyor. Geleneksel Japon kumiko desenlerinden esinlenen ön ızgara ve farlar, araca oldukça karakteristik bir ön profil kazandırıyor. Fuji Dağı'ndan ilham alan renk seçenekleri ise tasarımın arkasındaki yerel estetik anlayışını pekiştiriyor.

Elgrand'ın teknik donanımı da en az dış tasarımı kadar dikkat çekici. Araç, Nissan'ın üçüncü nesil e-POWER hibrit sistemi ile güç alıyor. Özel olarak tasarlanmış yeni bir motor ve modüler elektrikli güç aktarma organı, yüksek motor gücü, daha sessiz bir çalışma ve gelişmiş yakıt verimliliği vaat ediyor. Ayrıca, Elgrand, markanın küresel ürün gamında güncellenmiş e-4ORCE elektrikli 4 tekerlekten çekiş sistemini kullanan ilk model olma özelliğini taşıyor. Bu sistem, viraj performansını ve yol tutuşunu iyileştirirken, hızlanma ve yavaşlamalarda gövde salınımını minimize ederek yolculara son derece konforlu bir sürüş deneyimi sunmayı hedefliyor. Akıllı Dinamik Süspansiyon sistemi de bu konfora destek olacak şekilde ayarlandı.

Otonom sürüş teknolojileri konusunda da Elgrand önemli bir adımı temsil ediyor. Araç, Nissan'ın 50 km/s altındaki hızlarda ilk kez "elleri serbest" sürüş imkânı tanıyan en yeni ProPILOT sürüş destek sistemini bünyesinde barındırıyor. ProPILOT 2.0 ile desteklenen sistem, otoyollarda ellerin direksiyondan çekilmesine izin verirken, otomatik şerit değiştirme özelliğiyle uzun yolculukları daha az yorucu hale getiriyor. Bu özellik, Nissan'ın kademeli olarak daha yüksek seviyede otonom sürüşe geçiş yolculuğunda kritik bir kilometre taşı olarak yorumlanıyor.

Elgrand'ın yanı sıra, bir başka ikonik isim olan Patrol'ün Japonya'ya dönüş haberi da fuarda büyük yankı uyandırdı. Şirket, amiral gemisi konumundaki bu dev SUV'un 2027 mali yılında, muhtemelen yılın ilk yarısında, Japonya otomobil piyasasına sunulacağını resmen doğruladı. 2007'de Safari modelinin üretiminin sona ermesinin ardından markanın bu segmentteki boşluğunu dolduran bu hamle, Nissan'ın zorlu arazi koşullarına yönelik araçlar konusundaki mirasına ve gücüne vurgu yapıyor. Şirket içinde "kalp atışı modeli" olarak anılan Patrol'ün, gücü, dayanıklılığı ve ileri teknolojisiyle Japon sürücülerin maceracı ruhuna hitap etmesi bekleniyor.

Elektrikli araç gamındaki önemli bir yenilik ise güncellenen Ariya oldu. Bu yılın son çeyreğinde Japonya’daki bayilerde yerini alması planlanan elektrikli crossover, daha rafine edilmiş bir dış cepheye kavuştu. Ancak asıl önemli değişiklikler teknik kısımda ve iç donanımda gerçekleşti. Araç, artık Google destekli yeni bir bilgi-eğlence sistemine sahip. Bu sistem, sürücülere daha entegre ve kullanışlı bir bağlantı deneyimi sunmayı amaçlıyor. Ayrıca, Ariya'ya entegre edilen Araçtan Yüke (V2L) işlevselliği, aracın bataryasını harici cihazları şarj etmek için taşınabilir bir güç kaynağına dönüştürüyor. Süspansiyon sisteminde yapılan iyileştirmeler ise sürüş konforunu bir üst seviyeye taşımayı hedefliyor.

Nissan, yeni LEAF, güncellenen Roox Kei otomobil ve MY26 Skyline sedan gibi diğer modelleriyle birlikte, otomobil fuarında sunduğu bu geniş ürün yelpazesiyle Japonya'daki varlığını güçlendirmeyi planlıyor. Şirketin CEO'su Ivan Espinosa, yaptığı açıklamada, güçlü ve canlı bir Japonya pazarının Nissan'ın küresel başarısı için hayati önem taşıdığını vurguladı. Espinosa, miraslarını onurlandırarak, Patrol'ü Japonya için yeni bir amiral gemisi yaparak, Elgrand mirasını elektrifikasyon ve yapay zekâ ile taçlandırarak ve elektrikli araçlarla teknolojinin sınırlarını zorlayarak bu ruhu yeniden canlandırmaya kendilerini adadıklarını ifade etti.

Bu lansmanlar, Nissan'ın sadece yeni araçlar sunmakla kalmayıp, aynı zamanda daha geniş bir enerji ekosistemine nasıl entegre olduğunu da gösteriyor. Nissan Energy girişimleri, elektrikli araçların enerji yönetimini, şebekeye olan bağımlılığı azaltmayı ve aktif yaşam tarzlarını nasıl desteklediğini ortaya koyarak, şirketin sürdürülebilir bir geleceğe olan bağlılığını bir kez daha teyit ediyor. Tüm bu gelişmeler, Re:Nissan planı kapsamında atılan somut adımlar olarak, Nissan'ın inovasyon, müşteri memnuniyeti ve uzun vadeli büyümeye olan kesin inancının bir göstergesi olarak yorumlanıyor.