HONDA-NİSSAN-MİTSUBISHI BİRLEŞMESİ

HONDA-NİSSAN-MİTSUBISHI BİRLEŞMESİ

Büyük birleşmede Renault Etkisi

2024’ün son günlerinde gündeme bomba gibi düşen Honda-Nissan ve Mitsubishi’nin birleşme kararı büyük tartışma yaratırken konuyla ilgili her gün yeni bir gelişme duyuluyor. 3 markanın küresel rekabetin özellikle de yanıbaşındaki Çin rekabetinin üstesinden gelmek için resmi olarak birleşme kararı, daha doğrusu niyet beyanı, dünyanın 3.büyük otomotiv üreticisini yaratacak.

Bu gelişmenin küresel arka planına baktığımızda ise şu manzara netleşmiş durumda: Elektrikli araç pazarında son yıllarda artan rekabet, şirketleri yeni pozisyonlara ve yatırımlara yöneltiyor. Çinli firmalar sadece elektrikli otomobil pazarında değil batarya üretiminde de lider konumda oldukları için ciddi bir maliyet avantajına ve iç pazarlarından aldıkları ölçek ekonomisi desteğine sahipler. Bu da Japon ve Avrupalı tüm firmalar için ciddi bir ekonomik tehdit haline geldi. Volkswagen’in uzun vadede bile olsa 3 fabrikayı kapatma hedefinin de bu arkaplandan beslendiği biliniyor.

Onyıllardır uyuyan Amerikan otomotiv sektörü ise Tesla ile tekrar rekabet potasına girdi. Panasonic ile ortaklık kuran ve Amerika’nın dijital teknolojik üstünlüğünden yararlanan Tesla tüm pazarda çok önemli bir oyun kurucu haline geldi.

Aslında Honda ve Nissan daha önce birçok projede beraber çalışmış olmaları nedeniyle çok uzak firmalar değil. Otonom sürüş ve sıfır emisyon başlıkları altında ciddi çalışmalar yürüten 2 markanın altyapıları ve kadroları bu konuda büyük zorluk çekeceğe benzemiyor. Japon iş kültürünün önemli bir parçası olan Mitsubishi’nin de Honda ve Nissan’a ayak uydurmakta zorluk çekeceği düşünülmüyor.

Nissan son yıllarda teknolojide Renault desteği ile büyük atak yaparken, Honda halen dünyanın en büyük motor üreticisi. Sadece otomobil değil, motorsiklet, uçak ve inşaat gibi birçok sektörde Honda’nın motorları kullanılıyor. Diğer ortak Mitsubishi ise büyük oranda Nissan’ın kararlarını beklerken finansal sorunlarını çözme yolunda adımlar atıyor.

Honda CEO’su Toshihiro Mibe, basın toplantısında ihtiyatı elden bırakmayarak henüz başlangıç safhasında olduklarını belirtmiş, Nissan CEO'su Makoto Uchida ise, bu yeni ittifakın potansiyeli hakkında oldukça pozitif ve güçlü mesajlar vermişti. Nissan’ın %36 hisse ile büyük ortağı konumunda olan Renault ile ilgili bir bilgi verilmezken sonraki günlerde ortaya çıkan gelişmeler ise kafa karıştırmaya devam ediyor.  

Renault, konu ilk gündeme geldiğinde tüm seçenekleri değerlendirerek hissedarlarının çıkarı için en doğru kararı vereceğini duyurdu. Bu sıralarda konuya ilişkin görüşlerini açıklayan Renault-Nissan’ın eski CEO’su Carlos Ghosn ise Renault’nun hisselerini Honda’ya satabileceği bilgisini verdi. Japonya’yı çok yakından tanıyan Ghosn bu birleşmeye Honda’nın ikna edilmesinde Japon hükümetinin özelikle de Japonya Ekonomi, Ticaret ve Sanayi Bakanlığı (METI) ‘nin etkili olduğu tahminini paylaştı. Bilindiği gibi Ghosn, Japonya’dan olaylı bir şekilde kaçmış ve ciddi bir krize neden olmuştu.

Ghosn’un iddiaları bir tarafa, Japon markaları elektrikli araç pazarında Toyota hariç ilk 20’ye girmiş bile değil. Batarya pazarında ise Çinli firmaların hakimiyeti daha da belirgin. Ciddi bir yatırım hamlesi veya çığır açıcı teknolojik gelişme veya yatırım hamlesi olmazsa bu birleşmenin uzun vadede başarılı olması zor görünüyor.  

Son gelen haberlere bakılırsa Honda, ihtiyatlı bir tavırla "istenmeyen yabancı etkinin" olabileceği herhangi bir birleşmeye çok hevesli değil. Honda, birleşme görüşmeleri devam ederken Renault'nun Nissan'daki yüzde 36 civarındaki hissesinin üçüncü bir küresel dev tarafından ele geçirilmesinden endişe ediyor. Hatta bu haberlerde en çok Tayvan’ın küresel elektronik devi Foxconn firmasının adı geçiyor. Honda’nın bu nedenle Nissan’dan bu hisseleri almasını istediği de gelen duyumlar arasında. En az bir haftadır dolaşımda olan bu iddiaya da Honda tarafından bir yalanlama gelmedi. Esasen bu satınalma işlemi de öyle basit bir operasyon değil sözü gçen Renault hisseleri tahminen 3,6 milyar dolar tutuyor. O nedenle bu durum şu an için muğlaklığını koruyor.

Renault hisselerinin ve bu şirket birleşmesi hikayesinin hisse dağılımında nerelere evrileceği henüz net bir yörüngeye girmediği gibi, bu gelişmenin pazarda nasıl bir etki yaratacağı ve Çin rekabetine vereceği yanıt da merak konusu. İlk günlerde piyasaların bu gelişmeyi satın alarak hisselere tavan yaptırmasını seyreden ekonomi dünyası, Ocak ayı ortalarına doğru bu sefer de birleşme haberleri öncesi seviyelere tanıklık ediyor.

Advertisement Advertisement